Türk Tekstilinde Markalaşan Bir Şehir Denizli

Tekstil alanında hızla gelişen şehirlerin başında gelen Denizli, yaptığı atılımlarla ile her geçen gün yerini sağlamlaştırıyor.

  16 Haziran 2015 09:02 Salı
Türk Tekstilinde Markalaşan Bir Şehir Denizli

Tekstil sektörünün önde gelen kentlerinden olan ve yılda 1,5 milyar dolarlık tekstil ihracatı gerçekleştiren Denizli’de 1983 yılından sonra hızla büyüyen tekstil sektörü kentin de lokomotifi oldu. Girişimciliğiyle ’Anadolu Kaplanları’ unvanını alan Denizli, havlu, çarşaf, nevresim ve bornoz üretimindeki kalitesi ve son yıllarda ev tekstilindeki atılımlarıyla büyüdü ve ’Tekstilin başkenti’ unvanıyla anılır oldu. Bu başarıda önemli pay sahibi olan Denizli İhracatçılar Birliği (DENİB) Başkanı Süleyman Kocasert Yayın Grubumuzun sorularını yanıtladı.

 

Tekstil alanında hızla gelişen şehirlerin başında gelen Denizli’nin bu başarısının tesadüf olmadığını söyleyen Süleyman Kocasert, “Denizli ekonomisinde en önemli sanayi kolunun tekstil ve konfeksiyon olmasının şüphesiz nedenleri var. En başta altının çizilmesi gereken bu durumun tarihsel gerçeklere dayandığı. Denizli’nin de içerisinde bulunduğu coğrafyada binlerce yıl boyunca farklı medeniyetler yaşamış ve tamamında tekstil ekonomik hayatın bir parçası olmuş. Denizli’de de özellikle Babadağ, Buldan ve Kızılcabölük gibi dokuma merkezlerinin sektörde bugünkü başarının yakalanmasında önemli rolleri olduğunu söylemeliyiz” dedi.

 

“Sıkıntılara Rağmen İhracatımız Yüzde 4 Büyüdü”

 

Son 30 yıllık süreçte Türkiye’nin ihracata dayalı ekonomik modele geçişte yaşadığı dönüşümü Denizli’nin de gayet başarılı bir şekilde yakaladığı ifade eden Kocasert, “Bu noktada tekstil ve konfeksiyon sektöründe ihracatta gösterilen üst düzey performans Denizli’nin müteşebbis ruhunun ve çalışkanlığının bir sonucudur” dedi.  Dünya’da yaşanan ekonomik atmosferin 2014 yılında çok parlak olmadığını ifade eden Kocasert, “Yakın coğrafyamızdaki ülkelerde yaşanan siyasi krizler de özellikle yılın ikinci yarısında oldukça zorlayıcı faktörler olarak kendisini gösterdi. Bunların arasında, IŞİD’i, Irak ve Suriye’deki siyasi ortamı, Ukrayna ve Rusya’da yaşanan sorunları sayabiliriz” diyerek dünyada talep daralmasının yaşandığı bir yılı geride bıraktığımızı söyledi.

 

Dünyada yaşanan bu çalkantılara rağmen, Türkiye’nin genel ihracatını yüzde 4 artırmayı başardığını söyleyen Kocasert, sözlerine şu şekilde devam etti “Denizli’de gerçekleştirilen 3,2 milyar dolar ihracatın yaklaşık 1,5 milyar dolarlık bir kısmını Tekstil ve Konfeksiyon sektörü gerçekleştiriyor. Bu bir önceki yıla göre yüzde 5 oranında artışa karşılık geliyor.”

 

“İhracatımız Artacak”

 

“Bu doğrultuda 2015 yılının ilk çeyreğine baktığımızda, ihracat bakımından 2014’ün ikinci yarısındaki trendin devam ettiğini söyleyebiliriz. Açıkçası ihracatta bir düşüş kendini gösteriyor. Ne var ki bu durum küresel konjonktürün bir sonucu” değerlendirmesini yapan Kocasert, “Doların euro karşısından değer kazanması ve paritenin öngörülenin ötesinde değişmesi ihracatımızı olumsuz etkiledi. Sonuç olarak ihracatımızın önemli bölümünü Avrupa’ya ve euro ile yapıyoruz. Doların değerlenmesiyle çıkan durumun getirdiği fırsat ise dolar ile ihracat yapılan ülkelere ihracatımızın artma potansiyeli olacak. 2015 sonuna geldiğimizde, istatistiklerde bunu göreceğimizi tahmin ediyorum” dedi.

 

Bu yıla dair yapılan öngörülerin, 2015’in ikinci yarısından sonra ve 2016’da daha iyimser bir tablo ile karşılaşacağı yönünde olduğunu da sözlerine ekleyen Kocasert, “Özellikle Avrupa’nın kendi ekonomisini canlandırmak amacıyla uyguladığı politikaların AB’de talebin yeniden canlanmasına zemin hazırlayacağını düşünüyorum” değerlendirmesini yaptı.

 

“Made by Denizli”

 

Türkiye’nin en fazla ihracat yapan 8. ili konumunda olan Denizli’nin her alanda daha çok adını duyurabilmek ve marka şehir yapmak için çalıştıklarını belirten Kocasert, “Made by Denizli” sloganını hayata geçirdiklerini söyledi. Bunun bir markalaşma çalışması olduğunu belirten Kocasert, bu sayede Denizli kalitesini dünyada pazarlarına tanıtacaklarını ifade etti.

 

İhracatçıların önem vermesi gereken dört önemli başlığı inovasyon, Ar-Ge, tasarım ve markalaşma olduğunu söyleyen Kocasert, “Türk ihracatının kilogram fiyatı 1,6 dolar seviyelerinde ve 500 milyar dolar ihracat hedefimizi de ulaşmak için bu fiyatı 3 – 3,5 dolar seviyelerine çıkarmak zorundayız. Bu noktada belirttiğim başlıkların tamamı çok önemli. Marka ise bunların arasında belki de en önemlisi” dedi.

 

Turkish Towels

 

Markalaşmanın çok önemli olduğunu söyleyen Kocasert, “Markanın ve markalaşmanın önemi güncel dış ticaret konjonktüründe eskisinden çok daha önemli. Türk Havlusu halihazırda dünyada oldukça bilinen bir farkındalık düzeyi yüksek bir algıya sahip” dedi. Sözlerine devam eden Kocasert, “Ev tekstili sektöründe faaliyet gösteren yabancı aktörlerin tamamı Denizli’yi yakından tanıyor ve Türk Havlusu’nun çok büyük bölümünün Denizli’de üretilerek Dünya’nın farklı bölgelerine ihraç edildiğini biliyor. Tıpkı Denizli traverteni gibi Denizli havlusunun da apayrı bir değeri ve anlamı var. DENİB olarak Türk havlusu konseptinin, nihai tüketicilere kadar güçlü bir şekilde farkındalık düzeyine ulaşması için bir marka ve logo çalışması yaptık. Bölgesellik yapmama adına konsepte 'Turkish Towel' dedik, Türk havlusu dedik. Bugün Şili’de dahi, iyi mağazalarda havlu Türk havlusu diye satılıyor. ABD’de bazı otellerin reklamında ‘Otelimizde Türk havlu ve bornozu kullanılmaktadır’ diye reklam yapılıyor. İlimizde böyle bir değer varken bunu kullanmamak büyük haksızlık olur. Bu yüzden DENİB olarak bunu bir görev bildik. Aslında yapmaya çalıştığımız, var olan potansiyeli harekete geçirerek ülkemizden yapılan havlu ihracatının gelişmesini sağlamak istiyoruz.”

 

Antidamping Önlemleri

 

Denizli’nin havlu üretimindeki en önemli avantajının, sahip olduğu deneyim ile ulaştığı kalite düzeyi olduğunu ifade eden Kocasert, daha ucuz Uzakdoğu menşeli tedarik imkanı bulunmasına rağmen Denizli'nin tercih ediliyor olması hakkında “Kaliteye, müşterilerin taleplerine tam anlamıyla cevap verebilmek ve satış sonrası hizmetleri de kusursuz yerine getirmeyi eklediğinizde tercih sebebi olmamız oldukça doğal. Bir avantajımız da tabii ki ana pazarımız olan Avrupa’ya coğrafi yakınlığımız. Bu sayede taleplere kısa sürede cevap verebiliyoruz” dedi.

 

Türkiye'nin en önemli ihracat kalemleri arasında olan ev tekstili alanında yaşanan ithalat artışı konusunda alınması gereken antidamping önlemleri konusunda ise Kocasert, “Dış ticaretin kendi dinamikleri olduğu gerçeğini kabul etmemiz gerekiyor. Bu kadar güçlü ev tekstili alt yapısına sahipken, Türkiye’nin dışarıdan bu ürünleri ithal etmesi elbette ki arzu edilen bir durum olamaz” değerlendirmesini yaptı.

 

“Sosyal Sorumluluk Projelerine Önem Veriyoruz”

 

Denizli İhracatçılar Birliği’nin ihracat gerçekleştiren firmaların sorunları ve çözümleri için kurulmuş olmakla birlikte, bir STK olarak sosyal sorumluluk projelerinde yer almayı görev edinen bir kurum olduğu bilgisini veren Kocasert, bu bağlamda geçtiğimiz yıl Denizli Koruyucu Aile Derneği adına düzenlenen etkinlikte katkılarını sunduklarını söyledi. Yapılan defileden elde edilen gelir derneğe bağışlanarak, muhtaç ailelere yardım edildiğini söyleyen Kocasert, “Bununla birlikte yine geçtiğimiz yıl Ekonomi Bakanımız Nihat Zeybekci’nin çok önemsediği, bölgedeki kız çocuklarının okula gönderilmeyip erken yaşta evlendirilmesi, çocuk yaşta gelin ve anne olmaları nedeniyle yaşanan sıkıntıların ortadan kaldırılması, eğitim seviyesinin yükseltilmesi ve toplumsal gelişmeye yardımcı olunması amacıyla Mardin Kızıltepe Kız Teknik ve Meslek Lisesi’nde yine Sayın Bakanımızın da katılımlarıyla bir dikiş atölyesi kurulmasını sağladık” dedi.

 

Ayrıca DENİB Ev ve Plaj Giyimi Tasarım Yarışmasının bu yıl dördüncüsünü düzenlediklerini de sözlerine ekleyen Kocasert, bu yarışma ile genç tasarımcıları keşfederken, sektörün de bu başarılı gençlerden faydalanmalarını sağlıyoruz dedi. “Bunun yanında, Ekonomi Bakanlığı’nın destekleriyle yürüttüğümüz, Uluslararası Rekabetçiliğin Geliştirilmesi projesi kapsamında yurtdışına düzenlenen pazarlama heyetleri ile Denizli’nin ürünlerini müşterilerimize götürüyor, aynı şekilde onların Denizli’ye alım heyetleri getirerek ihracatın gelişmesine katkı sağlamayı hedefliyoruz. Bu proje kapsamında bugüne kadar ABD, İngiltere, Polonya, Çin ve Japonya pazarlarına ilişkin faaliyetler düzenledik ve olumlu sonuçlar aldık” dedi.

 

Bu çalışmalarının yanında Kocasert, Denizli’de faaliyet gösteren ihracatçıları bilgilendirme platformu olan DENİB Akademi ile gerek devlet yardımları ve teşvikler hakkında bilgilendirilmeler gerekse de ihracat yaparken dikkat etmeleri gereken konuların neler olduğu hakkında eğitimler düzenledikleri bilgisini verdi.


YORUMLAR
Sayın ziyaretçimiz; Üye olmadan yapılan yorumlar "misafir" olarak adlandırılacaktır. Yorumlarınızda size özel bir isim ve resim kullanmak, yaptığınız yorumlara üye menüsünden ulaşmak, yorumlarınıza gelen cevapları kontrol etmek ve üyelere sunulan daha pek çok özellikten yararlanmak için üye olun!
Bu haber hakkındaki yorumunuz nedir?
1000 - karakter kaldı.